Hermetizm (Hermetisizm)

Hermetizm, Hermes Trimegistus’un yazmalarına dayandırılan felsefi ve dini inançlar bütünüdür. Hermetizm hakkında bilgi veren metinler günümüzde hermetika olarak adlandırılır. Hermetika, Hermes’in öğretisine ait kimi metinlerin eski Yunanca ve Latince dillerinde yazılmış eldeki parçalarının bütününe verilen addır. Şunları içerir:

1) Corpus Hermeticum: Hermes ve başkaları arasındaki diyalogları anlatan 16 kitaptan oluşur. İlk kitap Hermes ve Poimandres (Tanrı) arasındadır. Poimandres, Hermes’e evren’in sırlarını öğretmektedir. Diğer kitaplarda ise Hermes, Asclepius gibi başka insanlara öğreten kişi konumundadır.

2) Zümrüt tablet: Avrupa’lı okültist akımların düşüncelerini dayandırdıkları kısa bir metindir. Yazılı en eski kaydına 800 yılında Abdulkadir Geylani’nin olduğu iddia edilen ve idarecilere yönelik tavsiyeler içeren Kitab-ı Sirr Al Asrar (Sırların Sırrı) isimli kitapta rastlanmaktadır. 1140 yılında Johannes Hispalensis tarafından Latince’ye çevrilmiştir. 14. yüzyılda simyacı Ortolanus tarafından “Hermes’in Sırrı” adıyla şerhedilen metin, bundan sonra simyanın gelişimi üzerinde etkili olmuştur.

3) Kybalion: 1912 yılında kendilerinin inisiye olduklarını söyleyen üç yazar tarafından yazılmış bu kitap, Hermetizm’in temel ilkelerini açıklamaktadır. Bugün bu üç yazardan ikisinin Paul Foster Case and Yogi Ramacharaka olduğu düşünülmektedir. Kitabın yazıya geçirilmeden önce okült çevrelerde aktarılagelen sözlü bir formda zaten mevcut olduğu da iddia edilmektedir.

Bunlar dışında Hermes’in bugüne ulaşmayan 42 kitabından ve halen piramitlerde saklandığı söylenen Thot Kitabı adlı bir kitaptan daha bahsedilmektedir. Elimize ulaşan metinler Hermes’in öğretilerine ilişkin Yunanca metinlerdir daha çok.

İskenderiye Kütüphanesi’nin 5. yüzyılda Kilise tarafından yönlendirilen yıkımından sonra hermetik metinlerin günümüze dek korunabilmesinde, Ortadoğu’daki ezoterik ekollerin büyük katkısı olmuştur. Ortadoğu’da korunan hermetik bilgiler Avrupa’ya özellikle Floransa yoluyla aktarılmış olup Kilise’nin tüm çabalarına rağmen Avrupa’da yayılmayı başarmıştır.

Pek çok hermetik, hermetizm’i bir din olarak tanımlamamakta, diğer dinlerle bileşimini savunmaktadır. Fakat kimi de büyük dinlerin özde birkaç mistik gerçeğe dayandığını ve bunların da Hermetizm’in temel ezoterik prensipleri olduğunu öner sürmektedir.

Hermes’e Trimegistus (üç kere yüce) denmesinin sebebi, zümrüt tablette evrensel hikmetin üç parçasına da sahip olduğunu iddia etmesidir. Bazı kaynaklarda bu üç hikmetin dini liderlik, devlet adamlığı ve bilim olduğu söylenmiştir.

Hermetizm Tek Tanrı inancını savunan ve daha çok panteist eğilimler taşıyan bir inanç sistemidir. Melekler, şeytanlar, yükselmiş efendiler ve benzeri varlıkların Evrende mevcut olduklarına inanılmaktadır.

Hermetik öğreti üç temel üzerine inşa edilmekteydi. Birincisi kavramsal olup akla, ikincisi simgesel olup sezgiye, üçüncüsü mistik olup iç deneyime hitap etmekteydi. Kavram, sezgi ve iç deneyim yoluyla, kişi, yeniden yapılandırılıyordu. Böylece sırlara vakıf elit bir topluluk oluşturuluyordu. Bu topluluk, Hermes'e ait kırk iki kitaptaki bilgilerle donatılıyordu. Bu kitaplardan bir kısmı dinsel, bir kısmı yönetimle ilgili, bir diğer kısmı da bilimseldi.

Hermes'e göre mistik deneyimlerin amacı insanın özgürlüğüdür. Bu özgürlük, insanın nefsi arzulardan arınarak asıl kaynağa, ilahi nûra kavuşarak şuurlanmasıdır. İnsan Nûr'dur. Ama insanlar bu nûru tanımazlar ve onu fark edemezler. Aslında nûr her yerde, her kayada ve her taşta vardır. Bir insan nûr olan Osiris ile birleştiğinde, tikel tümelle birleşmiş olur ve o zaman nûru, o perdeler arkasında gizlense de yine her şeyi görür.

İnsanın her yönden olgunlaşıp yetkinleşmesi yoluyla Tanrı’ya yaklaşabileceği inancı, diğer tüm mistik öğretilerden önce Hermetizm’de yer almıştır. İnsan ancak insani ruh eğitiminden sonra evrenin görünmez kuvvetleriyle ilişkiye geçebilir ve gayb aleminden feyz alabilir. Bu yolla nefsine egemen olur ve ilahi özgürlüğe kavuşabilir ve ancak böyle bir kimse diğer insanları irşad edebilir.

Öğretinin kökeninde, çağın çok tanrıcı ortamı içinde bir tek tanrıcı (monoteist) görüş belirir. Ancak bu tek tanrıcı görüş, aynı zamanda doğa tanrıcı (panteist) bir nitelik de taşır. Hermetizm öğretisinin temel öğelerinden biri olan “ışık-karanlık diyalektiği” de çağlar boyunca bir çok din ve inanç sistemi için bir esinleme kaynağı olmuştur. 33. dereceden bir mason olan Manly P. Halla, Hermetizm’in Illuminati, Masonluk ve Gülhaç cemiyetlerine ilham kaynağı olduğunu iddia etmektedir.

Gerçekten de ortodoks Hristiyanlık tarafından dışlanan Hermetik inançlar, okült hareketler tarafından sahiplenilmiştir. Hermetizm’in ruhsal eksersizleri, Batıdaki büyü akımlarınca faydalı addedilmiştir. Hermetik yıldızbilim, Yahudi Kabbala’sı ve Hristiyan mistisizminin öğreti ve imgelemleri ile birlikte Avrupalılar için daha anlaşılır kılınmıştır. Yakın çağda Hermetik nitelikli okült cemiyetler kurulmuştur. Bunlar arasında Altın Şafak Hermetik Locası sayılabilir.

Ayrıca Bkz. Hermes Trimegistus, Altın Şafak Hermetik Cemiyeti, Zümrüt Tablet

ARAMA

Google

COPYRIGHT

EZOTERİK SÖZLÜK, konunun meraklılarına bilgi vermesi amacıyla yayınlanmaktadır. Bu sözlükte yayınlanan tüm maddelerin telif hakkı yazarına aittir. İzinsiz ve link vermeden kopyalanıp yayınlanamaz.
 
pageviews