Masonluk (Farmasonluk)

Masonluk, kendi ifadeleriyle kardeşlik esasına dayalı bir organizasyondur. Webster’s Sözlüğü “mason” kelimesinin karşılığını “Hür ve Kabul Edilmiş Masonlar isimli, gizli ve kardeşlik esasına dayalı yaygın örgütün üyesi,” “masonluk” kelimesinin karşılığını da “Masonların ilkeleri, kurumları ve uygulamalarının bütünü” olarak vermektedir.

Bugünkü Masonluk, Süleyman Mabedinin inşasında çalışan taş işçilerini, onların alet-edavatını sembolize eden işaret ve sembolleri yoğun bir şekilde kullanmaktadır. Masonluk, sembollerle ifade edilen simgesel bir ahlak sistemi olarak da tanımlanabilmektedir.

Masonlar kendilerini artık gizli bir örgüt saymamaktadırlar. Kendi ifadeleriyle, 21. yüzyıla gelindiğinde gizli bir örgüt olmaktan çok gizleri olan bir örgüt haline gelmişlerdir. Yine de loca toplantıları gizli olarak yapılmakta, gizli ritüeller uygulanmakta ve birbirleri ile iletişim kurmak için kullandıkları bir takım remiz ve işaretleri bulunmaktadır.

Organizasyon yapıları, çeşitli ülke veya bölgelerde örgütlenmiş bağımsız Büyük Localardan oluşmaktadır. Bütün dünya masonlarını kontrol eden tek bir uluslar üstü mason örgütü yoktur. Karşılıklı tanıma ve tanınma esasıyla birbirlerine bağlıdırlar. Her ülkedeki Büyük Localar birbirinin eşitidir. Masonluğun iki ana kolu bulunmaktadır. Birincisi, Hür ve Kabul Edilmiş Masonlar Locası adı verilen İngiltere Büyük Locası tarafından tanınan localar, diğeri de Özgür Masonlar Büyük Locası adı verilen Fransız Büyük Locası tarafından tanınan localardır.

Masonluğun temelini 2500 yıl öncesine götürenler olmakla birlikte, modern anlamda masonluğun başlangıcı 1717 yılında dayandırılmaktadır. 17. yüzyıl ortalarında, Avrupa'da yüzyıllarca uygulanmış geleneksel yapıcılık mesleği ve sanatı (operatif masonluk) zayıflamaya yüz tutmuştu. Bu mesleğin üyeleri "serbest mason" (free mason) unvanı ile anılırdı. Bunlar loncalar halinde örgütlenmişlerdi. Fakat bu loncalara meslek ile ilgisi olmayanlar da üye olarak alınıyor, bu kişilere "kabul edilmiş mason" (accepted mason) deniyordu. Mimarlık yüksek okullarda öğretilmeye başlayınca yapıcılık mesleği artık etkisini yitirmeye başlamıştı. Mason locaları varlığını devam ettirirken, gerçek operatif masonlar azalıyor, kabul edilmiş masonlar ise giderek artıyordu.

1717 yılında, Londra'da kabul edilmiş masonların çoğunlukta olduğu dört loca bir araya gelerek birleşme kararı aldılar. Kurulan örgüte Londra Büyük Locası adı verildi. Bu olay modern masonluğun kuruluşu olarak kabul edilir. Londra Büyük Locası kurulduktan sonra, bu yeni örgütün çatısı altında geleneksel masonluğun yasaları yeni baştan düzenlendi. Bundan kısa bir süre sonra da Londra Büyük Locası adını değiştirdi; İngiltere Büyük Locası adını aldı.

Batı dünyasının tarihte "Aydınlanma Çağı" olarak anılan döneme girmeye hazırlandığı 18. yüzyıl ortalarında, fırsatını bulan ve çevresinde birkaç yandaşı olan her mason, bu kurumu kendi benimseyişleri ya da eğilimleri doğrultusuna çekmek istiyordu. Bu kişilerden çoğu, Masonluk'taki standart üç dereceyi (çırak, kalfa ve üstat dereceleri) yetersiz buluyor, bunların üzerine kendi görüşlerine uygun olarak birtakım "yüksek dereceler" ekliyordu. Bunun sonucunda Masonluk'ta birbirinden farklı çok sayıda derece sistemi ve yöntemi oluştu. Bunların her biri ayrı bir "rit" olarak anıldı. Tarih boyunca kurulmuş olan mason ritlerinin toplam sayısının altı yüzü aştığı söylenir. Günümüze ancak on kadar mason riti gelebilmiştir.

Masonluğun gelişimi sırasındaki önemli etkenlerden biri, 1688 yılında İngiltere tahtından düşürülerek yurt dışına kaçmak zorunda bırakılmış olan İskoç asıllı Stuart Hanedanı'nın durumuydu. Stuart yandaşları Fransa'da toplanmış, birçok mason locası kurmuşlardı. Böylelikle masonlukta İskoç Masonluğu olarak anılan sistem doğmuştu. Bu sistemin en önemli özelliklerinden biri, "yüksek dereceler"e geleneksel üç dereceden daha çok değer verilişiydi. Dolayısıyla İskoç Masonluğu, İngiliz Masonluğu ile zıtlaşıyordu.

Stuart hanedanının politik emelleri suya düştü. Fakat, Fransa'da kurulmuş olan İskoç Masonluğu artık Avrupa'nın hemen hemen her yerinde benimsenmiş, Amerika kıtasına bile uzanmıştı. Aynı sıralarda kendi içindeki uyuşmazlığı gideremeyen İngiliz Masonluğu ise ikiye bölünmüştü.

18. yüzyılın ikinci yarısında Fransa'daki masonlar İskoç Masonluğu'nu kendi anlayışlarına göre önemli bir değişime uğrattılar. Özgürlükçü ve hümanist nitelikli bir Masonluk anlayışı geliştirdiler. Buna da Fransız Masonluğu adı verildi. Fransız Masonluğu'nun en önemli özelliklerinden biri de, birkaç mason ritini birden aynı çatı altında toplamasıydı. Masonluğun tarihinde de önemli bir yer tutmuş olan Prusya Kralı Büyük Frederik, İskoç Masonluğu'nu derleyip toplamaya girişti. Büyük Frederik'in buyruğu üzerine kurulan mason ritine Eski ve Kabul Edilmiş İskoç Riti adı verildi. Sonradan bu rit, dünyadaki en yaygın mason ritlerinden biri oldu.

1789’da Fransız Devrimi patlak verdi. Bunun sonucunda Fransa'daki tüm mason locaları kapandı. Bu devrim yalnızca Fransa'da değil, Kıta Avrupası'nın diğer birçok ülkesinde de mason locaların durgun bir döneme girmelerine neden oldu. Ancak 19. yüzyıl başlarında Kıta Avrupası'nda yeniden toparlanan mason locaları bu defa daha hızlı bir gelişime yöneldi.

İngiltere tahtı, kendi ülkesindeki Masonluğa el koydu ve İngiliz Masonluğu İngiltere Birleşik Büyük Locası adı altında bütünleşmeyi sağladı. Aynı zamanda büyük üstat olan Büyük Britanya kralı, mason localarını İngiltere'nin uluslararası ekonomik politikasını yürütmede yararlı bir araç olarak kullanmaya girişti. Başta Amerika Birleşik Devletleri'ndeki büyük localar olmak üzere, birçok ülkedeki mason örgütleri İngiltere Birleşik Büyük Locası'nı destekleyince Anglosakson Masonluğu oluştu.

19. yüzyılın ortalarında çeşitli ritlerin Masonluk'ta ortaya çıkardığı çekişmeler duruldu. Anglosakson Masonluğu ve Fransız Masonluğu ayrı ayrı kendi yollarını tuttu. Fransız Masonluğu "din ve inanç" konusunun Masonluğun ilgi alanı dışında tutulması gerektiğini, Masonluğun öğretimi kapsamında herhangi bir dinsel inanç çağrışımı yaratabilecek hiçbir öğe bulunmaması gerektiğini ileri sürüyordu. Tüzüklerini ve Fransa'daki localarda kullanılan ritüelleri de buna göre değiştirdi.

Bunun üzerine, İngiltere Birleşik Büyük Locası başta olmak üzere Anglosakson Masonluğu topluluğunu oluşturan büyük localar, Fransız Masonluğu sistemini uygulamakta olan mason örgütlerini, masonik bakımdan "düzensiz" (irregular) hatta "Masonluğa zararlı" olarak ilân etti. Böylece Masonluğun tarihinde, dünya çapında yaygın bir bölünme doğdu. Anglosakson Masonluğu grubunda yer alan büyük localar, bundan böyle İngiltere Birleşik Büyük Locası tarafından düzenli (regular) olarak tanınmayan mason örgütleriyle ilişkilerini kesti.

Masonluğun kökleri ile ilgili çokça tartışılan bir konu ise, Masonların Tapınak Şovalyeleri ile ilişkisidir. Tapınak Şövalyeleri'ne 1307 yılında Fransa ve Vatikan tarafından açılan savaşın ardından, 1314 yılında İskoçya'nın İngiltere'ye karşı kazandığı Bannockburn zaferinde Tapınak Şövalyeleri'nin kendi kıyafet ve kılıçları ile İskoç kralı Robert Bruce'un yanında savaştıkları söylenmektedir. Rosslyn Şapeli başta olmak üzere Tapınakçılar tarafından yapıldığı bilinen pek çok kilise ve kale de, şövalyelerin bu dönemlerde Britanya'daki varlıklarını açıkça göstermektedir.

Yoğunlukla, Avrupa ve ABD'de çalışmalarını sürdüren çok sayıda Masonik rit, Şövalye Masonluğu denen bir janrı kabul etmişlerdir. Örneğin, dünyanın en yaygın riti İskoç Riti'nin yüksek derecelerinin çoğunluğu şövalyelik üzerinedir ve şövalye isimleri taşır. İkinci en yaygın rit olan ve özellikle ABD'de yoğun olarak izlenen York Riti'nin en yüksek derecesinin adı Tapınak Şövalyesi'dir.

Günümüzde Masonluğun dünya yüzündeki en büyük kitlesel gücü Amerika Birleşik Devletleri'ndedir. Bu ülkenin her eyaletinde ayrı bir büyük loca kurulmuştur. Tüm ülkede dört binden çok loca, iki buçuk milyon kadar mason vardır. İngiltere Birleşik Büyük Locası, dünyanın en büyük mason örgütü olma niteliğini sürdürmektedir. Bu büyük locaya bağlı locaların sayısı 8500, üyelerinin sayısı ise 650 bin dolayındadır. Tarihsel İskoç Masonluğu ile bir ilgisi olmayan İskoçya Büyük Locası'nın ise 1200 kadar locası ve 300 bin dolayında üyesi vardır. Masonluk'taki örgütlenme tarzları bakımından Avustralya ve Kanada, Amerika Birleşik Devletleri'ne benzer. Bu ülkelerin de her eyaletinde ayrı bir büyük loca kurulmuştur. Kanada'da toplam 1500 kadar loca ve 180 bin dolayında mason vardır. Avustralya'da ise, Yeni Zelanda ile birlikte 2800 kadar loca ve 200 bin dolayında mason bulunmaktadır.

Fransa'daki masonik etkinlikler yoğun olmakla birlikte, Fransız Masonluğu kitlesel gücü bakımından Anglosakson Masonluğu ile baş edebilecek boyutta değildir. Günümüzde Fransa'da sekiz ayrı büyük loca vardır; bunlardan biri Anglosakson Masonluğu topluluğu içinde yer alır. Bu ülkedeki locaların toplam sayısı 2500, masonların toplam sayısı ise 200 bin dolayındadır.

Bugün için, yukarıda sayılmış olanların dışında 100 binden fazla masonun bulunduğu başka bir ülke yoktur. Brezilya'da 20'den çok mason örgütü vardır; ama masonların toplam sayısı ancak 80 bin kadardır. Almanya'da Masonluk yeni yeni kendini toparlamakta olduğundan, bu ülkede ancak 800 dolayında loca ve 45 bin kadar masonun varlığından söz edilebilmektedir. Dünya'daki masonların toplam sayısının 6 Milyon kadar olduğu söylenmektedir.

ARAMA

Google

COPYRIGHT

EZOTERİK SÖZLÜK, konunun meraklılarına bilgi vermesi amacıyla yayınlanmaktadır. Bu sözlükte yayınlanan tüm maddelerin telif hakkı yazarına aittir. İzinsiz ve link vermeden kopyalanıp yayınlanamaz.
 
pageviews