Scientology

Amerikalı bilim kurgu yazarı L. Ron Hubbard tarafından oluşturulmuş bir inançlar ve egzersizler sistemidir. Doğu Tapınakçıları Locasının (OTO) ABD’deki Agape biriminin başındaki Jack Parsons’la yakın ilişkiler kurmuş olan Hubbard, ilk olarak 1950 yılında insanların kendi kendilerini tedavi edebilmeleri maksadıyla “Dianetics: The Modern Science of Mental Heatlh” (Diyanetik: Modern Akıl Sağlığı Bilimi) adlı kitabını yayınladı. 1953 yılında bu fikirleri kendi esasları olan bir din haline dönüştürdü ve Scientology Kilisesi’ni kurdu.

Scientology Kilisesi, kendisini dini esaslı bir gönüllü kuruluş olarak lanse etmekte ve insan ruhunun rehabilitasyonunu ve bu amaçla terapi programları sunmayı temel amacı olarak ifade etmektedir. Kilise sözcüleri, Hubbard’ın öğretilerinin kendilerini bağımlılık, depresyon, öğrenme güçlüğü, ruhsal sorunlar, kanser ve homseksüellik gibi problemlerden kurtardığını öne sürmektedirler.

Scientology hareketi tüm dünyada çeşitli eleştiri ve kovuşturmalara maruz kalmıştır ve kalmaktadır. Bazı ülkelerde hükümetler tarafından kovuşturulan Scientology’nin ticari bir organizasyon olduğu ve eleştirenleri taciz ettiği ve üyelerini sömürdüğü saptamaları yapılmıştır. Scientology Kilisesi tarafından uygulanan yöntemlerin de bilimsel olmadığı, tıp doktorları ve psikiyatrisler tarafından söylenmektedir. Bunlardan dolayı daha çok sahte bir din ve kült olarak görülmektedir.

ABD nüfus araştırma sonuçlarına göre ülke genelinde 55 bin Scientology üyesinin bulunduğu tahmin edilmektedir. Fakat Kilise, dünya genelinde 8-10 milyon taraftarının bulunduğu iddiasındadır. Bunlar dışında, 100 bin ile 500 bin arasında değişen tahminler de yapılmaktadır.

Scientology’nin doktrinleri, Hubbard tarafından 1950’den 1986’da ölümüne kadar geçen 36 yıllık bir sürede formüle edilmiştir. Fakat, temel fikirler, 1950-1960 yılları arasında ortaya konmuştur. Scientology sistemi, Hubbard’ın 1950 yılında kişisel gelişim sistemi olarak ortaya attığı Diyanetik olarak başlamıştır. 50’li yılların ortalarına doğru Hubbard, Diyanetiği daha genel bir sistem olan Scientology’nin bir alt dalı olarak lanse etmeye başlamıştır. Kilise temsicileri Scientology’nin “ruhu kendisi, çevresi ve tüm hayatla ilişkileri bağlamında” ele alırken Diyanetiğin yalnızca “reaktif akıldan” kurtulmakla ilgili olduğunu söylemektedirler.

Scientology öğretileri etik ve ahlak, uyuşturucu ve ilaçlardan arınma, evlilik, çocuk, iş ve eğitimle ilgili meseleler ve hayatın doğası gibi başlıklar altında verilmektedir. Bu öğretiler belli bir sıra dahilinde takip edilmelidir. Örneğin uyuşturucunun olumsuz etkileri ile mücadele diğerlerinden önce gelmelidir. Bu şekilde basamaklar ilerledikçe Hubbard’ın daha gizemci öğretilerine sıra gelmektedir. Bu güzergah mutlak özgürlüğe götüren bir köprü olarak tanımlanmaktadır.

Bazı temel Scientology inançları şöyledir:

  • İnsan bir akla ve bedene sahip ölümsüz bir ruhsal varlıktır (thetan-titan).
  • “Auditing” adı verilen bir terapi süreci sonucunda bir insan kendi ruhunu kısıtlayan “engram” ve “implantlardan” sıyrılarak “Clear” (Temiz) aşamasına, oradan da “Operating Thetan”(İşleyen Titan) aşamasına geçebilir. Her aşamada kendi doğasında bulunan kabiliyetlere yeniden kavuşur.
  • Thetan geçmişte pek çok hayat yaşamıştır ve bedenin ölümünden sonra da yaşamaya devam edecektir.
  • Bir insan temelde iyidir, ama çektiği acılar ve bilinçsizlik nedeniyle bozulmaya uğramıştır.
  • Psikoloji ve psikiyatri kötü ve istismarcıdır.
  • İnsanların duygusal problemlerinin çoğu evrimin ilk aşamalarının kalıntısıdır.
Scientology’nin temel egzersizilerinin başında auditing (dinleme) gelmektedir. Eğitimli bir Scientology danışmanının gözetiminde yapılan bu egzersizin amacı kişinin ruhi rehabilitasyonudur. Auditing seanslarında E-meter adı verilen ve insan bedenindeki çok küçük elektrik akımlarını bile ölçen bir cihaz kullanılmaktadır. Aduiting ile kişinin geçmişte reaktif bir akıl geliştirmesine yol açan travma yaratan tecrübelerden, kötü kararlardan, ahlaki yanlışlardan temizlenmesi hedeflenmektedir.

Scientology hareketine yönelik eleştirilerin başında ticari bir kandırmaca olduğu gelmektedir. Gerçekten de Scientology hareketine ve Hubbard’a ait öğretilere dair materyallarin çoğaltılması ve yayılması Scientology avukatlarınca sıkı bir şekilde takip edilmekte ve dava edilmektedir. Amacı yayılmak olan bir dinin neden bundan kaçındığı anlaşılamamaktadır.

Ayrıca, müritler her aşamada farklılaşan tarikat materyallerini satın almak zorundadır. Tarikat, bütün aşamaların geçilmesi halinde üyelerin İşleyen Titan (OT) seviyesine ulaşıp maddi kayıtlardan uzaklaşarak görünmez olma, telepati gücü, madde ve enerjiyi düşünce gücüyle kontrol etme gibi birtakım doğaüstü güçlere sahip olacaklarını vaat etmektedir. Bütün aşamalar için ayrı ayrı ödenecek ücretler toplamının 380 bin doları bulduğu hesaplanmaktadır.

Scientology tarikatı ABD, Taylanda, Tayvan, İspanya ve Avustralya’da din olarak tanınmakta ve dinlere tanınan ekonomik ayrıcalıklardan yararlanmaktadır. Almanya, Belçika, Fransa ve Avusturya başta olmak üzere çoğu Avrupa ülkesinde din olarak değil ticari bir organizasyon veya marjinal bir kült olarak tanınmaktadır. Özellikle Almanya’da grup 70’lerden bu yana pek çok soruşturmaya maruz kalmıştır.

Scientology tarikatının ünlüler arasında da takipçileri bulunmaktadır. Tom Cruise, John Trovolta, Lisa Marie Presley, Kirstie Alley, Catherine Bell ve Leah Remini gibi isimler sayılabilir. Lisa Marie Presley’in Michael Jackson’la evliliğinin popstarı tarikata kazandırma uğruna düzenlenmiş bir Scientology şovu olduğu iddia edilmektedir.

Ayrıca Bkz. Diyanetik, Ron Hubbard

ARAMA

Google

COPYRIGHT

EZOTERİK SÖZLÜK, konunun meraklılarına bilgi vermesi amacıyla yayınlanmaktadır. Bu sözlükte yayınlanan tüm maddelerin telif hakkı yazarına aittir. İzinsiz ve link vermeden kopyalanıp yayınlanamaz.
 
pageviews